, ,

Mide kanseri sonrası bilmeniz gerekenler

Mide kanseri sıklık ve ölüm oranı açısından dünyada en sık görülen ve en ölümcül kanser türlerinden biridir. Her yıl tüm dünya da 870 bin yeni vaka tesbit edilmekte ve 650 bin mide kanserine bağlı ölüm olmaktadır. Bu açıdan tüm dünya da sıklık açısından akciğer kanserinden sonra ikinci sıradadır. Sıklığı ülkeler arasında belirgin farklılıklar göstermektedir. Avrupa ve Amerika Birleşik Devletlerin’de insidansı giderek azalırken, Japonya, Kore ve  Çin gibi ülkelerde hala çok yüksek oranlarda karşılaşılmaktadır. Türkiye’de 2006 yılı Sağlık Bakanlığı verilerine göre erkekler de beş kadınlarda ise dördüncü en sık görülen kanser tipidir. Sıklık açısından her yıl erkekler de her yüzbin nüfus için 15, kadınlar da ise 7.7 yeni vaka ortaya çıkmaktadır (RESİM 1). Ancak bildirilmeyen vakalar düşünüldüğünde bu oran çok daha yüksek olmalıdır. Ülkemizde mide kanserinin saptandığı ortalama yaş 56’dır.

Bu kitapçık ile sizlere mide yapısı, mide kanserinin tanısı, tedavisi,beslenme desteği ve takibi açısından bilgi verilmesi amaçlanmıştır. Bu kitapçıkta doktorunuza sormayı isteyebileceğiniz sorular ve onların cevapları yer almıştır.

MİDENİN YAPISI ve GÖREVLERİ

Mide karnın üst bölümünde yer alan içi boş bir organdır. Sindirim sisteminin bir parçasıdır. Yutulan yemekler mideye geldiği zaman mide de barsaklardan daha kolay emilebilecek bir yapıya döner. Mide bu fonksiyonuyla adeta bir rondo gibi görev görür. Diğer önemli bir görevi yiyecekleri  içeriklerine göre kontrollü ve belirli miktarlarda on iki parmak bağırsağına geçişini sağlamaktır. Yine B12 vitamini emilimi, bazı sindirim hormonlarının salınması gibi fonksiyonları vardır. Bu açıdan bakıldığında mide yaşam kalitesi açısından önemi olan bir organdır ancak yaşamsal açıdan şart bir organ değildir.

Midenin duvarı mikroskopik olarak incelendiğinde beş kat içerir.

İç tabaka(mukoza): Sindirime yardım için gerekli enzimler bu tabakada yer alır. Mide kanserlerinin çoğu bu tabakadan başlar.

Submukoza: Bu iç tabakaya destek olan kattır.

Kas tabakası: Bu tabaka mide hareketlerini sağlar.

Subseroza: En dışta yer alan seroza tabakasını destekler.

Dış tabaka(seroza): En dışta mideyi kaplar ve onun normal pozisyonunda kalmasını sağlar (RESİM 2).

KANSER NASIL GELİŞİR?

Kanser gelişimi hücre düzeyinde başlar. Normal hücreler büyür ve vücudun ihtiyacına göre bölünerek yeni hücreler oluşturur. Bu hücreler yaşlanırlar ya da zarar görürlerse ölürler. Yerlerini yeni normal hücreler alır. Ancak bazen bu normal gidişte yanlış bazı durumlar oluşur. Vücudun ihtiyacı olmadığı halde yeni, normal fonksiyon görmeyen hücreler oluşur. Bu hücreler yaşlandıkları ya da zarar gördüklerinde ölmez. Sıklıkla polip ya da tumor denen doku kitlelerini oluşturular.

Mide de oluşan tümörler iyi huylu(kanser olmayan) veya kötü huylu(kanser) olabilirler.

  • İyi huylu tümörler:
  1. Nadiren insan yaşamını tehdit ederler
  2. Çıkarıldıklarında genellikle yeniden oluşmazlar
  3. Çevre dokuları işgal etmezler
  4. Vücudun digger bölümlerine yayılmazlar
  • Kötü huylu tümörler
  1. Yaşamı tehdit edebilirler
  2. Çıkartıldıklarında tekrar oluşabilirler
  3. Çevre dokuları işgal edebilirler
  4. Vücudun diğer bölümlerine yayılabilirler

Mide kanserleri genellikle midenin iç tabakasından başlarlar. Zamanla mide duvarının derinliklerine doğru ilerlerler ve çevrede bulunan karaciğer, pankreas, yemek borusu ve bağırsaklara yayılabilirler. Mide kanseri hücreleri ana tümörden ayrılıp lenf bezlerine veya kan damarları içine girebilirler. Genellikle lenf kanalları aracılığıyla mide çevresindeki lenf bezlerine yayılırlar. Kanser hücrelerinin yayılımı metastaz olarak tanımlanır.

RİSK FAKTÖRLERİ

Mide kanseri gelişimine neden olabilen ve bu olasılığı arttıran bir çok faktör bilinmesine karşın kanser geliştiğinde hangisinin tam olarak kansere neden olduğunu söylemek hemen hemen imkansızdır. Bahsedilen faktörler gelişim riskini arttırırlar, ille de kansere yol açacakları şeklinde bir kural yoktur. Yapılan çalışmalar sonucunda bulunan mide kanseri gelişimiyle ilişkili risk faktörleri şu şekildedir.

  • Helikobakter pilori enfeksiyonu: Bu bakteri midenin iç tabakasında enfeksiyona neden olamaktadır. Genellikle gastrite ya da ülsere neden olur. Bu bakterinin varlığı mide kanseri riskini arttırmaktadır, ancak bakteri pozitif kişilerin çok azında mide kanseri gelişecektir. Ülkemizde pozitiflik oranı %70-80’lere ulaşmaktadır.
  • Uzun süreli mide enflamasyonu(atrofik gastrit): Bu durum mide bez epitelinde kayıpla birliktedir ve kanser riskinde artışa neden olur. Yine geçmişte bir başka nedenle midesinin bir kısmı alınmış hastalarda yıllar içinde(20 yıl) bu risk artmaktadır.
  • Sigara: Sigara içenlerde mide kanseri gelişme riski içmeyenlere göre daha fazladır. Risk içilen miktarla birlikte artmaktadır.
  • Aile öyküsü: Yakın akrabalar arasında(baba-anne, kardeş, çocuk) mide kanseri olanlarda risk artar. Mide kanseri olan akraba sayısı arttıkça bu risktede artış olacaktır.
  • Kötü beslenme, fiziksel aktivite yetersizliği veya obezite:
  1. Yapılan çalışmalar aşırı tuzlu gıda, dumanda, kurutularak saklanmış gıdalar, salamura ve turşu tüketimi ile mide kanseri gelişimi arasında bir ilişki olduğunu göstermiştir. Diğer yandan taze meyve tüketiminin artırılmasıyla bu risk azalmaktadır.
  2. Fiziksel aktivite azlığı bu riski arttırabilir.
  3. Obez kişilerde yemek borusunun alt ucu ve mide girişi yerleşimli kanser riskinin arttığı bilinmektedir.

Önemli bir nokta bu risk faktörü taşıyan bir çok kişide mide kanseri gelişmez iken bu faktörlerden hiç birinin olmadığı kişilerde mide kanseri gelişebilir.

BULGULAR

Mide kanserinin erken dönemlerinde genellikle bir belirti oluşmaz ve tesadüfen yakalanır. Kanser büyüdükçe aşağıdaki bulgulara neden olur

  • Karnın üst kısmında ağrı ya da rahatsızlık hissi
  • Yutma güçlüğü
  • Bulantı-kusma
  • Kilo kaybı
  • Yemek yedikten sonar ereken doyma hissi ya da şişkinlik
  • Kanlı kusma ya da dışkı da kan görülmesi

Bu bulgular yanlızca kanser bulguları değildir. Gastrit ya da ülser de aynı yakınmalara neden olabilir. Bu bulguların varlığında özellikle de ileri yaşlarda hemen bir mide incelemesi yapılması esastır.

TANI

Mide kanseri düşündüren herhangi bir durumda doktorunuz size muayene edecek ve genellikle endoskopi denilen ve midenin iç kısmını incelemeye yarayan bir endoskopi denilen tetkiki yaptıracaktır. Gerekli görüldüğünde bu işlem sırasında doku örneği(biopsi) alınacak ve bu mikroskop altında incelenecektir. Bu işlem size önerildiğinde doktorunuzdan şu bilgileri isteyebilirsiniz

  • Biopsi nasıl yapılacak, sonucu ne zaman çıkar?
  • Ağrı duyacakmıyım?
  • Herhangi bir risk var mı? Enfeksiyon ya da kanama olabilir mi?
  • Ne zaman yemek yiyebilirim?
  • Eğer kanser isem, bundan sonra ne yapmalıyım? Kiminle konuşmalıyım?

EVRELEME

Biopsi sonucu mide kanseri olarak geldiyse doktorunuz bu kanserin yaygınlığını araştıracaktır. Bunun için yapılacak testler genellikle şunlardır.

Akciğer filmi

Bilgisayarlı tomografi

Endoskopik ultrason

Laparoskopi

Bu inceleme sonuçlarının doğruluk oranlarının her zaman %100 olmadığı akılda tutulmalıdır.

Mide kanseri kabaca 4 evredir.

Evre 0: Tümör midenin yalnızca en yüzeysel tabakasındadır. Çok çok küçüktür(karsinoma insitu).

Evre 1: Kanser mide duvarında biraz derine(en yüzeyel tabakanın altına) inmiştir. Genellikle lenf bezlerinde tutulum yoktur.

Evre 2: Tümör biraz daha derine inmiştir ya da inmemiş ama lenf bezlerinde tutulum vardır.

Evre 3: Mide duvar derinliği artmış ve lenf bezlerinde tutulum vardır. Bazende tam kat tutmuş ancak lenf bezi tutulumu yoktur.

Evre 4: Çok sayıda lenf nodule tutulmuş ya da tumor çevre organları tutumuş ama çok az lenf bezi tutmuş ya da uzak organlara yayılmıştır.

TEDAVİ

Mide kanserinin günümüzdeki ana tedavisi cerrahidir. Hastalığın evresine, hastanın durumuna göre bu tedaviye kemoterapive/veya radyoterapi eklenebilir.

CERRAHİ

Kanserin yerleştiği yere göre cerrahinin şekli değişebilmektedir. Cerrahinin şekli konusunda cerrahınızla ameliyat öncesi konuşabilirsiniz.

  • Midenin kısmi çıkartılması: Genellikle mide çıkışına yakın tümörlerde uygulanır. Ameliyatta midenin yakınındaki lenf bezleri de çokarılmalıdır.
  • Midenin tamamının çıkartılması: Ameliyattta midenin tamamı, yemek borusunun alt ucunun bir kısmı, çevre lenf bezleri çıkartılır. Nadiren dalağında çıkartılması gerekir. Bu ameliyatta yemek borusu direct olarak bağırsaklara bağlanır.

Cerrahi sonrası iyileşme süresi kişiden kişiye değişiklik gösterir. Genellikle 7-10 gündür. İlk günlerde ağrı önemli bir problemdir. Ancak ilaçlarla control altında tutulur. İlk günlerde yorgun ve halsiz hissetmeniz doğaldır. Ameliyat ekibi kanama, enfeksiyon bulguları ve olası diğer problemler açısından size yakın gözlem altında tutacaktır.

Midenin tamamının ya da bir kısmının alınması bazı yaşam konforuyla ilişkili sorunlara neden olsa da bu kişiler normal yaşama bazı diyet kurallarına uyarak rahatça dönebilmektedirler. Taburcu olurken bu konuda size bilgi verilecektir. Doktorunuzdan şu konularda bilgi isteyebilirsiniz.

  1. Bana nasıl bir ameliyat planlıyorsunuz ? Neden?
  2. Ne kadar lenf bezi çıkarmayı planlıyorsunuz? Diğer organlardan çıkartacakmısınız?
  3. Ameliyat sonrası ne kadar ağrı duyacağım? Nasıl control altına alacaksınız?
  4. Hastanede ne kadar kalacağım?
  5. Yeme-içme ile ilgili nasıl sorunlar yaşayacağım?
  6. Uzun dönemde nasıl yan etkiler olacak?

KEMOTERAPİ 

Kanser hücrelerinin ilaçla öldürülmesidir. Genellikle mide kanseri sonrası damar yolu kullanılarak uygulanan ilaçlarla yapılır. Kemoterapi bazen ayaktan bazen de hastanede yatarak uygulanır. Tedavinin süresi ve muhtemel yan etkileri hakkında bu tedaviyi uygulayacak doktordan(medical onkolog) bilgi alabilirsiniz.

RADYOTERAPİ

Radyasyon ışınları kullanılarak tumor hücrelerinin öldürülmesi yöntemidir. Mide kanseri tedavisinde genellikle kemoterapiyle beraber uygulanır. Muhtemel yan etkileri, tedavinin süresi konusunda bu tedaviyi uygulayacak doktordan(radyasyon onkoloğu) bilgi alabilirsiniz.

İKİNCİL FİKİR

Tedaviye başlamadan önce bir başka doktordan tanı ve tedavi hakkında fikir almanız en doğal hakkınızdır. Bir çok doktor bu konuda rahatsız olmayacaktır. Eğer farklı tedavi şekilleri önerilirse hangi doktorun bilgili ve deneyimli olduğuna bakmanızı tavsiye ederiz.

MİDE KANSERİ CERRAHİSİ ÖNCESİ-SONRASI BESLENME

Beslenme mide kanseri tedavisinin önemli bir parçasıdır. Hastaların yeterli güçü toplaması ve iyileşmesinin hızlı olabilmesi için uygun miktarda kalori, vitamin ve mineral desteği almalıdır. Mide kanserli olgular yeme güçlüğü, iştah kaybı ve kusma gibi yakınmalar nedeniyle yeterli yemek yiyemeyebilirler. Sizi muayene eden doktorunuza bu konuyla ilgili sorunlarınızı ve kaybettiğiniz kilo miktarını bildiriniz. Bazen ameliyat öncesi bir sure damardan beslenme gerekebilir.

Mide cerrahisi sonrası bazı kişilerde yeme-içme sorunları olabilir. Özellikle şekerli sıvıların ince barsağa hızlı geçmesiyle dumping sendromu denilen çarpıntı, terleme, tansiyon düşmesi gibi bulgularla seyreden bir tablo oluşabilir. Yine yemek sonrası kramp, bulantı, kusma, diare gibi bulgular ortaya çıkabilir. Bu yakınmaları önlemek için şunlar tavsiye edilir.

  • Az ve sık yemek yenmelidir(günlük 6 öğün).
  • Yemek öncesi ve sonrası yeterli sıvı tüketin(günlük en az 1,5 litre).
  • Aşırı şekerli, gazlı yiyecekler ve içeceklerden uzak durulmalıdır.
  • Doktorunuza yakınmalarınız olduğunda ne gibi ilaçlar almanız gerektiğini sorun.

Mide cerrahisi sonrası B12 vitamin emilimi yetersiz olacağı için bu vitamin desteği ömür boyu sürmelidir.

UZUN DÖNEM TAKİP

Hastahaneden çıkarken mutlaka ne zaman kontrole gelmeniz gerektiğini öğrenin. Genellikle ilk kontrolünüz yara bakımı ve dikişlerinizin alınması amacıyla olacaktır.

Kontrole geldiğinizde ameliyata ait patoloji raporlarınız çıokmış olacak ve size bundan sonraki tedavi ve takibiniz hakkında bilgi verilecektir. Eğer kemoterapi ve/veya radyoterapi önerilirse nereye başvuracağınız hakkında doktorunuzdan bilgi isteyebilirsiniz.

Mide kanseri cerrahisi sonrası rutin controller muayene, kan testleri, Akciğer grafisi, bilgisayarlı tomografi, endoskopi ve bazı özel testler olabilir. Beslenme durumunuzla ilgili bazı değerlendirme ve testler de yapılabilir.